obsesif çocuk

 

Obsesif Kompulsif Bozukluk sıklıkla çocukluk çağında başlayan, kronik seyirli ve kişinin gün içerisindeki aktivitelerini etkileyerek yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen bir ruh sağlığı sorunudur. Obsesif Kompulsif Bozukluk halk arasında takıntı bozukluğu olarak adlandırılmaktadır, OKB olarak kısaltılmaktadır. Nörobiyojik bir hastalıktır. Yani beyindeki kimyasal değişimler sonucunda ortaya çıkar ve hastalığın oluşumunda genetik etkenler önemli bir rol oynar. Çocuklarda ve gençlerde Obsesif Kompulsif Bozukluk sık olarak görülmektedir. Yapılan çalışmalarda gençlerin %1-4’ünü etkilediği bulunmuştur. 10 yaşlarında ve 18 yaşlarında takıntı hastalığı sıklığında artma gözlemlenir. Çocukluk döneminde erkek çocuklarda sık görülürken gençlik döneminde kız ve erkeklerde benzer oranlarda görülmektedir.

 

Obsesif Kompulsif Bozukluk nedir?

Obsesif kompulsif bozukluk obsesyon ve kompulsiyonların eşlik ettiği bir hastalıktır. Obsesyon kişinin isteği dışında zihnine gelen mantıksız, hoş olmayan, ısrarcı, rahatsız edici düşünce, dürtü ya da görüntülerdir. Bu görüntüler kaygı, korku öfke ve huzursuzluk gibi duygulara neden olurlar. Kişiler bu görüntü veya düşüncelerden o kadar çok rahatsız olur ki onları azaltmak için bazı davranışlar geliştirirler. Obsesyonların etkisini ortadan kaldırmak için belirli kurallara uyarak yapılan tekrarlayıcı davranışlara kompulsiyon denir. Örneğin “Ocağı açık unuttum mu?” düşüncesini çok yoğun ve şiddetli hissetmek ve günlük hayattaki işlerimizi etkileyecek düzeye gelmesi obsesyon, bu nedenle kapıyı 3 kez kontrol etmek kompulsiyon olarak tanımlanabilir. Bu tarz düşünceler toplumun %90’ında vardır ancak çoğunlukla günlük hayatı etkilemezler. Günlük hayatı etkilemeyen bu tarz düşüncelere girici düşünceler denir ve normaldir. Aileler takıntı kelimesini ısrarcılık, aklına koyduğunu yapmak, tutturmak ya da bir konuya çok meraklı olmak olarak tanımlayabilmektedir. OKB’de bahsedilen takıntılar (obsesyonlar) ise sahip olmak istemediğimiz, rahatsız eden, karşı koymaya çalıştığımız düşünce dürtü ya da görüntülerdir.

 

Çocuklarda ve ergenlerde Obsesif Kompulsif Bozukluk belirtileri nelerdir?

Özellikle erken yaşlarda ortaya çıktığında, çocuklar belirtilerini anlatmakta zorlanabilirler ve bu da tanının gecikmesine neden olabilir. Belirtilerini anlatamayan çocuklar daha gergin ve huzursuz olabilirler. Bazı takıntılar çocuk ve gençlere utanç vermektedir. Yine böyle durumlarda da paylaşmaktan kaçınabilirler. Bu utanç veren düşünceler nedeni ile mutsuzluk, keyifsizlik, sosyal olarak içe kapanma görülebilir. Belirtiler ile aşırı uğraş, kompulsiyonların uzun süre yapılması, obsesyonların zihne gelmesine bağlı yoğun kaygı nedeni ile dikkat ve konsantrayonda bozulma görülebilir. Bunun sonucunda akademik başarıda azalma gözlemlenebilir.

OKB hastalığı olan gençler genellikle mükemmeliyetçidirler. Belirsizliğe karşı toleransları düşüktür. Bir şeyi düşünmek yapmak gibidir, bir olay akıldan geçiyorsa gerçekleşmiştir ya da gerçekleşebilir gibi hatalı değerlendirmeler yapabilirler.

 

Çocuklarda ve ergenlerde Obsesif Kompulsif Bozukluk tipleri nelerdir?

Bulaşma obsesyonları: Çocuklarda en sık görülen obsesyon tipidir. Mikrop, çamur, yağ, idrar, dışkı gibi şeylerin bulaşacağını düşünebilirler.

Kuşku obsesyonları: Gerekli önlemler alınmış olsa bile %100 emin olmak isterler, yaptıkları birçok eylemden kuşku duyarlar. Çocuklarda “Çantamı tam hazırladım mı?”, “Kapıyı kilitledim mi?”, “Musluğu açık unuttum mu?” gibi emin olamama obsesyonlar görülebilir.

Cinsel obsesyonlar: Çocuklarda ve gençlerde hamile kalma, birini hamile bırakma, biri ile ilgili uygunsuz cinsel ilişki görüntüleri ya da cinsel yönelimi ile ilgili obsesif düşünceler görülebilir.

Dini obsesyonlar: Günah işleme, herkesin şeytan olduğunu düşünme, yanlış ya da eksik ibadet ettiğini düşünme çocuklarda görülen dini obsesyonlar arasındadır.

Simetri obsesyonları: Eşyaların belirli yerlerde durmasını isteyebilirler, eşyaları renklerine göre dizme, çoraplarının aynı hizada olması, saçlarının tam simetrik olması simetri obsesyonlarına örnek verilebilir.

Saldırganlık obsesyonları: Birine ya da kendilerine zarar vereceklerine dair endişe duyabilirler (Örneğin birine vuracağını düşünme, balkondan atlayacağını düşünme gibi).

 

Yaş gruplarına göre normal kabul edilecek takıntılı davranışlar (ritüeller) nelerdir?

2-5 yaş: Yemek banyo ve uykuya dalma davranışlarında ritüeller görülebilir.

3-5 yaş: Tekrar tekrar aynı oyunu aynı şekilde oynama (küplerden kule yapma)

5-6 yaş: Grup oyunları ile ilgili katı kurallar (ip atlama gibi)

6-11 yaş: Batıl inançları içeren oyunlar (yalan söylerken çapraz parmak yapmak) ya da koleksiyon yapma

12 yaş ve sonrası: Spor müsabakaları ile ilgili batıl inançlar (totem)

 

Çocuklarda ve ergenlerde Obsesif Kompulsif Bozukluk tanısı nasıl konulur?

OKB tanısı koymak için herhangi bir test uygulanmaz. Tanı çocuk ve ergen ruh sağlığı uzmanın değerlendirmesi ile konulabilir.

 

Çocuklarda ve ergenlerde Obsesif Kompulsif Bozukluk’a eşlik eden hastalıklar var mıdır?

OKB hastalığı olan çocuk ve ergenlerin %85’inde ek bir hastalık daha bulunmaktadır. Depresyon, tik bozukluğu, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ve kaygı bozuklukları sık eşlik eden hastalıklardır.

 

Takıntıları olan çocuğa nasıl davranılmalı?

İlk yapılması gereken çocuğun, çocuk ve ergen ruh sağlığı hekimine ulaşmasını sağlamaktır. Aileleri bu durumun çocuğun isteği dahilinde olmadığını kavramalıdır. Şeker hastalığında kan şekeri düzenlenememesinin sebebi nasıl kişinin kendisi değilse takıntı hastalığında da benzer şekilde çocuk ve gençlerin elinde değildir. Yapmaması konusunda uyarmak, utandıracak şeyler söylemek takıntıları arttıracaktır. OKB’si olan çocuklar sıklıkla onay alma davranışı içerisindedirler. Bir şeyin olup olmayacağı ya da bir şey bulaşıp bulaşmadığı gibi obsesyonlarının olduğu konularda çevrelerine sık sık sorular sorarlar. Bu sorulara alınan yanıtlar her ne kadar o anda rahatlamalarını sağlasa da uzun dönemde takıntıları arttırma yönünde etki ederler.

 

Çocuklarda ve ergenlerde Obsesif Kompulsif Bozukluk tedavisi nasıl olmalıdır?

OKB tedavisinde ilaçlar ve terapi yöntemleri kullanılmaktadır. Bazen bu iki yöntem birlikte kullanılabilmektedir. Bunun kararın verilebilmesi için çocuk ya da gencin belirtilerinin şiddetinin, eşlik eden tanıların, psikolojik zihinliliğinin, motivasyonunun, işlevsellikteki bozulma düzeyinin değerlendirilmesi gerekir.

Bilişsel davranışçı terapi tekniklerinde hastalığın doğası hakkında aileye ve çocuğa/gence bilgi vermek, tedavi sürecini anlatmak, zihin yapısını, girici düşünceleri anlatmak öncelikli müdahaledir. Bunu obsesyonların, kompulsiyonların ve varsa ek kaçınmaların belirlenmesi izler. Sonrasında ise kompulsiyonların düzenini değiştirme, erteleme, ya da planlanacak davranışsal deneyler ile gerçekliklerini test ederek müdahaleler planlanabilir. Bilişsel çarpıtmalar tespit edilerek alternatifleri ile yer değiştirilebilir. Gevşeme egzersizleri ve mindfullness teknikleri gerekli durumlarda eklenebilir. Kronik seyirli bir hastalık olduğu göz önünde bulundurulduğunda amaç kişinin OKB’yi iyi tanıması ve baş etme stratejilerini terapi sonrasında da uygulayabilecek duruma gelmesidir.

İlaç tedavilerinde çoğunlukla anti-depresan grubu ilaçlar kullanılmaktadır. Hastalığın tekrarını azaltmak için çoğunlukla belirtiler geçtikten sonra da en az 6 ay devam edilmesi önerilir ancak tedavi şekli ve süresi her hasta için hastaya özgü olarak planlanmalıdır. Bu nedenle uzman görüşü alınmalıdır.